44. Körfez İşbirliği Konseyi Zirvesi'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin uluslararası yatırımcılar için güvenli liman olma vasfını koruduğunu belirtti. İsrail'in Gazze'deki katliamlarına da değinen Erdoğan, İsrail'in işlediği suçların yanına kar kalmaması gerektiğini, bölgede önceliğin kalıcı ateşkes olduğunu ve Türkiye olarak garantörlüğe hazır olduklarını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 44. Körfez İşbirliği Konseyi Zirvesi'nde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şöyle;

ABD MERKEZ BANKASI FAİZ KARARINI DUYURDU ABD MERKEZ BANKASI FAİZ KARARINI DUYURDU

Bugün burada sizlerle olmamda münasebetlerimizi daha da ileri taşıma irademizin bir tezahürüdür. İnşallah el birliği, gönül birliği içerisinde hareket ederek münasebetlerimizi güçlendireceğimize inanıyorum. Körfez ülkeleriyle ticaret hacmimiz son 20 yılda 13 kat artarak geçen sene itibarıyla 23 milyar dolara ulaştı. Türkiye-Körfez İşbirliği Konseyi Serbest Ticaret Anlaşması müzakerelerine yeniden başlanması ve anlaşmanın kısa sürede yürürlüğe girmesi, ticaretimizi daha da artıracaktır.

Körfez ülkelerindeki kardeşlerimizin turistik seyahatlerinde en çok tercih ettiği ülkelerin başında Türkiye'nin gelmesi bizler için ayrı bir mutluluk kaynağıdır. Konseyle ilişkilerimizin temel unsuru olan Stratejik Diyalog Bakanlar mekanizması bugüne kadar 5 toplantı yaptı. Dışişleri Bakanlarımızın iştikakıyla düzenlenen toplantıların 6'ncısına inşallah 2024 yılının ilk çeyreğinde ev sahipliği yapacağız.

"TÜRKİYE, ULUSLARARASI YATIRIMCILAR İÇİN GÜVENLİ LİMAN OLMA VASFINI KORUYOR"

Körfez bölgesini, ülkemiz üzerinden kara yoluyla Avrupa'ya bağlayan ulaştırma projelerine büyük önem atfediyoruz. Bu projelerin enerji iş birlikleriyle taçlandırılması gerektiğine inanıyoruz. Türkiye, uluslararası yatırımcılar için güvenli liman olma vasfını koruyor. Türk ekonomisine güvenene kardeşlerimize gereken her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu ifade etmek isterim. Savunma sanayii alanında Körfez'deki kardeşlerimizle hamdolsun çok farklı bir ivme yakaladık. Son hadiseler, bu alandaki iş birliğimizin ne kadar önemli ve stratejik olduğunu ortaya koydu. Ortak üretim ve finansman dahil, savunma sanayiindeki iş birliğimizi çeşitlendirmemizde fayda görüyorum.

"ZİRVEDE ALINAN KARARLARIN TAKİBİNİ YAPMAMIZ ÖNEMLİDİR"

Riyad'da düzenlediğimiz İslam İşbirliği Teşkilatı-Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi'yle Filistin halkıyla dayanışmamızı açık ve net gösterdik. Gazze krizindeki bu ortak tavrımız, bölge ülkeleri olarak sorunlarımızı sahiplenme noktasında da bir örnek oldu. Zirvede alınan kararların takibini yapmamız önemlidir. Dışişleri Bakanları Temas Grubu, çeşitli ülkelerde görüşmeler yürüttü, bu temaslara devam edecekler.

"TÜRKİYE OLARAK GARANTÖRLÜĞE HAZIRIZ"

Türkiye olarak bölgeye yönelik insani yardımlarımızı artırarak sürdürüyoruz. Bugüne kadar 12 uçak ve 2 sivil gemi dolusu yardım malzemesini El Ariş'e sevk ettik. Kanser hastaları ve çocuklar başta olmak üzere yaralıların Türkiye'ye intikalini sağladık. Önceliğimiz derhal kalıcı ateşkesin ilan edilmesi ve kesintisiz bir şekilde insani yardım akışının teminidir. Son gelişmelerle birlikte 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen bir Filistin devletinin kurulmasının ehemmiyeti bir kez daha görüldü. Bu maksatla garantörlük dahil, bölge ülkeleriyle birlikte sorumluluk almaya hazır olduğumuzu açıkladık.

Gazze'de kısa süreli geçici insani aranın sağlanması ve esir takası konusunda Katar'ın çabalarını takdirle karşılıyoruz.