TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK BALIK KOOPERATİFİ

Haber48 TV’ye açıklamalarda bulunan Dalko Dalyan Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Arif Yalılı, ilk önce Dalko Dalyan Su Ürünleri Kooperatifi’ne değindi. Şöyle devam etti: “Bulunduğumuz yer, bir tarafı Ortaca, bir tarafı Köyceğiz ilçesine bağlı bulunan, Köyceğiz Gölü ve deltasının bulunduğu yerde, Türkiye’nin en büyük kurumu olan Dalko Dalyan Su ürünleri Kooperatifi’nin merkezindeyiz. Dalko Dalyan Su Ürünleri Kooperatifi Türkiye’nin en büyük balık kooperatiflerinden doğal üretim olan bir kooperatif. Burada 54 bin dekarlık bir alana hükmediyoruz. Bu alan bizim kontrolümüzde oluyor Dalko olarak.”

MUHTEŞEM BİR BÖLGE

“Tabii burası dünyaca ünlü. 1987 yılında ülkemizde Özel Çevre Koruma Kurulu’nun kurulduğu ilk belde, Dalyan beldesi burası. Türkiye, Özel Çevre Koruma Kurulu’nu Dalyan ile duydu. Çok özel bir bölge. Başta, doğasıyla, deniziyle tarihiyle muhteşem bir bölge. Tabii buranın özel yasası var. Türkiye’de 1991 yılında kurulan Kanal İdare Kurulu diye bir kurulumuz var. Ne kadar Dalko Dalyan Su Ürünleri Kooperatifi bu kurulun içerisinde olmasa da Dalyan’ı temsilen yetkili kişiler var. İki ilçenin kaymakamlıkları, belediye başkanları, liman başkanları, çevre ve şehircilik il müdürlüğü ve valilik olarak Kanal idare kurulunda devam ediyor.”

HER TÜRLÜ ATIK ATILIYOR

“Tabii ki biz gece ve gündüz bu deltanın üzerinde olduğumuz için, bu bölgenin korunması bizim için çok önemli. Her şeyine biz müdahil olmak durumunda kalıyoruz. Köyceğiz Gölü’nü besleyen bir süre dereler, çaylar var. Yuvarlak Çayı, Kargıcak Çayı ve diğerleri kış mevsimindeki yağışlarla birlikte Köyceğiz Gölü’ne dökülüyor. Dolaysıyla bu kanalların içerisine bilinçsizce atılan her türlü atıklar, inşaat atıklarından tutunda, tarım atıklarına, ilaç atıklarına kadar her şey kanalların içerisinde.”

YANGINA MÜDAHALE İÇİN BİR FERİBOTUMUZ VAR

“O kadar pislik var ki, bunu aslında kamuoyunun önünde bile söylemek istemiyorum. Ama maalesef bu kanalların içerisi o kadar dolu ki! Bir de ara ara kurumlar tarafından, belediyeler tarafından temizleniyor. Bunlarda bize haber verilmeden olduğu için bir bakıyoruz gölün üzerinde o kadar pislik birikmiş ki keşke bize haber verseler de önünde bir engel yapsaydık. Maalesef göle dökülüyor. Kış boyu, yaz boyu kanal üzerinde kooperatifin kendi imkânlarıyla yaptığımız bir feribotumuz var. Feribotun üzerine koyduğumuz yangın söndürme sistemleri var. Kanal kenarında, dağda, delta da, sazlıklarda başlayan bir yangında, bir itfaiye bir aracın üzerine alıp götürmek mümkün değil ama biz bunu feribotla götürmemiz mümkün oluyor. Ciddi derecede bir sistem kurduk. Oradan yangınlara müdahil olabiliyoruz.”

BAŞKAN, YARDIM ETMEK YERİNE KAÇTI BAŞKAN, YARDIM ETMEK YERİNE KAÇTI

HERKES ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMALI

“Deltanın kenarlarında yerleşim alanları var, tarım alanları var. Bazen inanılmaz derecede bilinçsizce bir müdahil olunma var. Bu sazlıklara ciddi şekilde verilen zararlar var. Dolaysıyla bunlara müdahil olunmak durumunda kalınıyor. Bizim olmamız yeterli olmuyor. Bütün kurumların üzerine düşeni herkesin yapması lazım. Bize belirli bir yıl lazım değil, dünya durdukça lazım burası.”

BİZDEN SONRASI TUFAN DENMEMELİ

“Burası o kadar özel bir bölge ki bizden sonrası tufan dememiz gerekiyor. Elimizin yettiği kadarıyla, gücümüzün yettiği kadarıyla kendi imkanlarımız dahilinde hem kanalın üst temizliğini hem de Dalko olarak kendi dalgıçlarımızla dalarak diplerinde topluyoruz. Deltayla bağlı yerleşim alanlarında, tarım alanlarına belirli çalışmalar olacak ama bu çalışmalar yapılırken doğa zarar vermemiz gerekiyor.”

KAMIŞLARA ZARAR VERİLMİŞ

“Burada belirli kanallar kepçelerle çalışılmış. Kamışlar tahrip edilmiş. Bu bazen geri gelmeyecek şekilde hatalar yapılıyor. Buna kurumların her üzerinde düşen kurumların müdahil olması gerekiyor. Her şeye Dalko olarak müdahil olma gibi zaten elimiz kolumuz bağlı.”

KAÇAK BALIKÇILIK VAR

“Bu kadar 54 bin dekarlık bir alan üzerinde doğal bir balıkçılık yapıyoruz. Bu inanılmaz kaçak avcılık yapılıyor. Dalko olarak 750 ortaklık kooperatif 80 sabit çalışanı var. Kaçakçılık yapan bu hırsızlık. Bunu yasal hırsızlık olarak kabule eder etmez ayrı bir şey. Kirasını ben veriyorum. Gelip malımı çalışıyorlar. Bunun adı hırsızlık. Hırsız benden fazla hakka sahip. Bunları yaşayacak devam ediyoruz. Bu sistem böyle devam ettiği sürece kooperatifin yaşama şansı yok. Konumuz doğayı çevreyi korumak. Çevreye verilen ciddi zararlar var. Yetkililere seslenmek istediğim konu şu. Herkes üzerine düşeni yapsın. Doğanın korunması için ne yapılması gerekiyorsa onun yapılması gerekiyor. Bu bölge bizim. Dünyaya mal olmuş bir yer. Dalyan dediğim gibi her şeyi ile dünya harikası bir yer.”