Avukat Bora Sarıca, “Muğla 3. İdare Mahkemesi, Göcek kıyı alanının, kamunun erişimine kapatılmasının; Kıyı Kanunu ve Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine aykırı olması hususlarını dikkate alarak planın; şehircilik ilkelerine, planlama tekniklerine, planlama esasları ve kamu yararına uygun olmadığı kanaatiyle dava konusu imar plan değişikliği iptal edilmiştir. Kararın derhal uygulanmasını, bugüne kadar yapılan tüm hukuksuz ve haksız işlemlerin ve eylemlerin sona erdirilmesi talep ediyoruz. Yatlar arasından deniz değil, mavi sular arasından yatları görmek istiyoruz” dedi.

ÇEVRECİLER ÇOK MUTLU

İLÇEYİ SİYAH DUMAN KAPLADI İLÇEYİ SİYAH DUMAN KAPLADI

Göcek Belediye Çay Bahçesi önünde bir araya gelen Göcek Halk Meclisi üyelerine açıklama yapan Avukat Bora Sarıca, şunları söyledi:

– Göcek merkezinde sahilin tel örgülerle kapatılarak Göcek halkının denizle ulaşımının engellenmesinin önüne geçmek, Kıyı Kanunu ve yönetmelikleri çerçevesinde beldemizi ve doğamızı korumak için harekete geçmiştik. İskele mevkiinde yat bağlama limanı amaçlı olarak yapılan ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı makamının 17 Temmuz 2020 tarih ve 151120 sayılı oluru ile onaylanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı imar plan değişikliğinin iptalini istemiştik.

– 20 Ağustos 2020 tarihinden itibaren yaklaşık 700 kişinin verdiği dilekçeler ile başlattığımız hukuk mücadelemiz, Muğla 3. İdare Mahkemesinin 22 Aralık 2021 gün ve 2020 / 977 sayılı kararı ile Göcek halkının lehine sonuçlandı. Muğla 3. İdare Mahkemesi, Göcek kıyı alanının, kamunun erişimine kapatılmasının; Kıyı Kanunu ve Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine aykırı olması hususlarını dikkate alarak planın; şehircilik ilkelerine, planlama tekniklerine, planlama esasları ve kamu yararına uygun olmadığı kanaatiyle dava konusu imar plan değişikliği iptal edilmiştir.

HUKUKSUZ VE HAKSIZ İŞLEMLERİN SONA ERMESİNİ İSTİYORUZ

Karar gerekçesinde de açıkça belirtildiği üzere yapılmak istenen imar planı değişikliğinin hukuka, yasalara ve ekolojinin temel ilkelerine aykırı olduğunu bir kez daha hatırlatan Sarıca, şunları söyledi:

– Göcek Halk Meclisi ve Göcek halkının çabasının verilen mahkeme kararında vücut bulması sevindiricidir. Ancak; bizlerin mücadelesi, verilen mahkeme kararı ile son bulmayacaktır. Kararın derhal uygulanmasını, bugüne kadar yapılan tüm hukuksuz ve haksız işlemlerin ve eylemlerin sona erdirilmesi talep ediyoruz. Bu yönde mahkeme kararının takipçisi olacağız.

– Göcek, Türkiye ve dünyanın göz bebeğidir. Göcek’in korunması ve ranta kurban gitmemesi adına var gücümüzle emek harcamaya devam edeceğiz. Göcek’te bir kişinin ya da bir şirketin menfaati için değil tüm Göceklilerin ortak yararına planlamalar yapılmasını ve bu planlama süreçlerine halkın katılmasını önemsiyoruz ve kendimize amaç ediniyoruz. Bizler Göcek’te yatlar arasından deniz değil, mavi sular arasından yatları görmek istiyoruz.

DENİZEL EKOSİSTEM ÜZERİNDE NEGATİF ETKİ YARATACAK

Sarıca, mahkemenin imar planına yönelik iptal kararının gerekçeleri ise şöyle sıraladı:

– İmar planı değişikliği ile Göcek koyundaki yat bağlama kapasitesinin arttırılmasının, hali hazırda Göcek koyu ve civarındaki düşük su sirkülasyonu nedeniyle bölgede su kirlilik oranını daha da arttıracaktır.

– Bölgede artan nüfus yapısının bölgenin kıyısal ekosistemi üzerinde önemli bir tehdit oluşturacağı, yüksek biyo-çeşitlilik barındıran Göcek Özel Çevre Koruma Bölgesinde (ÖÇKB) konumlanan planlama alanı ve çevresinin hassas ekolojik yapısının korunmasının ve sürdürülebilir kullanımının zedeleneceği ortada. Göcek Koyu ve civarında bulunan farklı türlerin tekne trafiği, teknelerin oluşturdukları atıklardan oluşan kirlilikten kaynaklı nedenlerle zaten olumsuz yönde etkileniyor iken bu etkilerin daha da artacaktır.

– Koyda taşıma kapasitesinin çok üzerinde bir yükün oluşmasına yol açacağı, dolayısıyla denizel ekosistem üzerinde negatif etki yaratacağı, halihazırda Göcek Koyu’nda doygunluğa ulaşmış olan tekne/yat bağlama kapasitesinin arttırılması ile bölge ve civarındaki ekosistemin olumsuz yönde etkileneceği açıkça ortada.

DOĞRU BİR PLANLAMA YAKLAŞIMI YOK

Dava konusu imar planı değişikliğinin planlama alanında olumsuz çevresel etkilerinin olacağı ve Özel Çevre Koruma Bölgesinin nitelikli yapısını zarara uğratacağını da hatırlatan Avukat Sarıca, şunları söyledi:

– Dava konusu plan değişikliğinin, tanımladığı kullanım kararının sadece turizm talebine bağlı olarak getirilmiş bir kapasite artış kararıdır. Şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı açısından doğru bir planlama yaklaşımı ve stratejisi değildir. Talebe göre kapasite artırımının sürdürülebilir turizm ilkesini ve planlamada koruma-kullanma dengesini zedeleyecektir.

– 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı plan kararları ile hükme bağlanmış araştırma raporları kapsamında hazırlanan planlar değildir. İmar planı değişikliği ile getirilen plan kararının bilimsel gerekçelere dayalı bir zorunluluktan kaynaklı oluşturulmamış olması, Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümleri uyarınca tanımlanan yapılaşma koşuluna göre yat limanı alanını tanımlıyor.

KAMU YARARINA UYGUN DEĞİL

Deniz Turizm Yönetmeliğinin ‘Deniz turizmi tesislerinde bağlama kapasitesinin yüzde 10’u kadar otopark’ alanının olması gerekliliği koşuluna uygunluk göstermediğini de sözlerine ekleyen Bora Sarıca, “Dolayısıyla, dava konusu plan değişikliği kararı sosyal ve altyapı hizmetlerini iyileştiren bir plan değişikliği değildir. Tam tersine kentin altyapı sistemine yük bindirecek bir değişiklik getirmesi, Göcek kıyı alanının kamunun erişimine kapatmak suretiyle, Kıyı Kanunu ve Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine aykırıdır. Şehircilik ilkelerine, planlama tekniklerine, planlama esasları ve kamu yararına uygun olmadığı da karar da yer almıştır” diye konuştu.

Kaynak: Sozcu