Muğla'nın Marmaris ilçesinde, 25 yıl öncesine kadar sayıları 70'i bulan sandalet ustaları zamanla mesleği bırakınca, kentte mesleğin son ustası Fevzi Olca (58) kaldı. Ailesinden kalan iki katlı taş evi sergi ve atölyeye çeviren Olca, mesleğinin kaybolmaması için çabalıyor.

Marmaris'te Tepe Mahallesi 57 Sokak'ta, zamanla büyüyen Kapalı Çarşı'da, ilçenin son sandalet ustası Fevzi Olca, el emeğiyle dana ile kuzu derisinden sandalet üretiyor. Olca, annesi ve babasından kalan iki katlı taş evindeki atölyesinde hiçbir elektronik alet kullanmadan tamamen doğal ürünlerden sandalet üretiyor. Yaklaşık 25 yıl önce, Kapalı Çarşı'nın her bir köşesinde 70'i bulan sandalet ustalarının sayısı gün geçtikçe azalınca, tamamen el emeğiyle bu işi yapan son usta Fevzi Olca kaldı. Olca günümüz teknolojisine direnerek geleneksel yöntemlerle yaptığı sandaletlerden geçimini sağlarken bir yandan da mesleğinin son bulmaması için mücadele veriyor.

Barış Manço'nun eski eşi Lale Manço Ahıskalı, bir temizlik firmasının uzun yıllar 'Ayşe Teyze' adıyla reklam yüzü olan Alev Gündoğdu, arabesk müziğin güçlü seslerinden Ferdi Tayfur gibi sanatçılara el emeği sandaletler yapan Olca, mesleğini anlattı. Kızının mimarlığı tercih etmesi nedeniyle kendisinden sonra sandalet imalatını devam ettirecek kimsenin olmadığını belirten Olca, babasından kalan mesleği gücü yettiği sürece devam ettireceğini söyledi.



'MESLEĞİNE MEMURLUKTAN İSTİFA EDEREK BAŞLADI'


Babasının Marmaris'in ilk sandaletçilerinden olduğunu belirten Fevzi Olca, mesleğe başladığı dönemleri şöyle anlattı:

İNŞAAT ÇALIŞANLARI FACİAYI BÖYLE PROTESTO ETTİ İNŞAAT ÇALIŞANLARI FACİAYI BÖYLE PROTESTO ETTİ

"Küçük atölyesinde bu işi yaparak ailemizi geçindirirdi. 1983 yılına kadar Marmaris'te otel, kafeterya gibi çeşitli işlerde garson olarak çalıştım. Daha sonra Marmaris Belediyesi Yazı İşleri Müdürlüğü'nde memur olarak işe başladım. Aynı zamanda dönemin İçmeler Futbol takımının da amatör oyuncusuydum. Hiçbir ücret almadan maçlara çıkıyordum. Bir gün böbreklerimden rahatsızlandım ve rapor aldım. Dönemin Belediye Başkan Yardımcısı, 'İşten kaçmak için mi rapor aldın' deyince, istifamı verdim. Bir süre işsiz kalmama rağmen babamın sandalet işiyle ilgilenmedim. Ancak, işsizliğe daha fazla dayanamayıp, 1987 yılında, babadan gelen yetenekle sandaletçiliğe başladım. Zamanla işin ustası oldum. Annem ve babam vefat ettikten sonra Marmaris'in simgesi olan iki katlı taş evi hem atölye hem de sergi alanı haline getirdim. 33 yıldır bir fiil babamdan kalan en eskisi 2 asırlık tahta kalıplar, 80 yıllık kesme, doğrama, çekiç gibi aletler ve dikiş makinesi ile sandalet yapıyorum. Evime gelen herkes hangi ürünlerden sandalet yaptığımı görerek gönül rahatlığı ile alıyor. İmalatta kullandığım malzemeler ve yaptığım tük ürünleri de müze gibi evimde sergiliyorum."

25 YILLIK MÜŞTERİLERİ VAR

Sentetik olmayan dana ve kuzu derisinden el emeği ile yaptığı sandaletlerin tercih edilmesinin nedeninin yaz aylarında ayakları terletmemesi olduğunu belirten Olca, "Türkiye'nin çeşitli şehirleri ile İngiliz, Alman, Fransız, Yunan vatandaşları başta olmak üzere 200'ün üzerinde 25 yıldır sandalet yaptığım müşterim var. İsteğe göre sandaletlerimde doğal ürünlerden yapılma işleme ve örgüler kullanırım. Yaptığım iş; beceri, emek ve sabır istiyor. Kışın doğal derileri işler ve yaza hazırlarım. Kışın fazla talep olmaz ama yazın artar. Günde iki sandalet yaparım. 25 yıldır benden sandalet alan müşterilerimin ayak kalıpları aklımdadır. Beni telefonla aradıklarında ayak numaralarını ve ölçülerini bilir, isteklerine göre 2 günde veya bir haftada ürünü bitirir teslim ederim" diye konuştu.

AYNI ZAMANDA ŞİİR YAZIYOR

Her ustanın mutlaka bir hobisi veya başka bir sanata ilgisi olduğunu vurgulayan Olca, şöyle devam etti: "Benim de ilgim yaşam, insan, sabrı, sevgi ve saygı üzerine şiirler yazarım. Sandaletleri yaparken bir anda ilham gelir, şiir söylemeye başlarım. Söylediğim şiirleri unutmam sonra kağıtlara yazarım. Marmaris Ticaret Odası'nın 'Marmaris'in Değerleri' adı altında bir projesi var. Önümüzdeki aylarda 45 veya 50 şiirimi kitap haline getirmeyi planlıyorlar. Ayrıca son sandalet ustası olduğum için bununla ilgili bir belgesel hazırlayarak işin ustalıkları konusunda kitap basılacak. Evinde hobi olarak yapacak olanlar için resimli tariflerle anlatımlar olacak."



'EMEK ÇOK VE MADDİ GETİRİSİ AZ OLUNCA İLGİ DUYAN YOK'


Yanına gelip, sandalet yapımını öğrenmek isteyenler olduğuna dikkati çeken Olca, "Kendilerine yardımcı olmak istediğimi söylüyorum. Biraz sohbet edip gittikten sonra bir daha uğramıyorlar. Çünkü bu mesleği yapacak olanın sabrı, emeği ve yeteneği olması gerekiyor. Emek çok olup, maddi getirisi az olunca bir daha kimse gelip kapımı çalmıyor. Bu özel deriler İzmir ve Aydın'dan getirtiyorum. Kösele isteyene kösele, lastik isteyene lastik tabanlı sandalet yapıyorum. Yaptığım sandaletlerde hiçbir katkı maddeli ürün yok ve teknoloji kullanmadan üretiyorum" dedi.

HEM TERLETMİYOR HEM RAHAT

Olca'nın çocukluk arkadaşı Hamdi Gürpınar, her yaz ailecek birer sandalet aldıklarını belirtip, "Ayağımızda sandaletleri gören tatilci ve turistlere dükkanına yönlendiririz" dedi. Olca'nın bir diğer çocukluk arkadaşı Necati Çalışkan da, "Her türlü ayakkabıyı denedim ama sandaletteki kadar ayağım rahat etmedi. Bu sandaletler yazın ayağımızı terletmiyor" dedi. Olca, yaptığı sandaletleri özellik ve işlemesine göre 150 ile 350 TL arasında değişen fiyatlarla satıyor.

Kaynak: DHA