Muğla'nın Milas ilçesindeki bir koya düzenlenen operasyonda, deniz yoluyla getirilen 1,5 ton skunk (genetiği değiştirilmiş esrar) ele geçirilmesine ilişkin 1'i firari 9 sanığın yargılanmasına devam edildi. Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasına, tutuklu sanıklar Ahmet A, Halil A, Yunus A, Hakan İ, Enea V, Haydar T, Aslı Ö. ve Veysel K. ile sanık avukatları katıldı. Kimlik tespitinin ardından sanıklar savunmalarını yaptı.
Ahmet A, yaptığı savunmasında, "Uyuşturucunun getirilmesi veya dağıtılması yönünde bir talimat vermedim. Beraatimi ve tahliyemi talep ediyorum." dedi. Sanık Hakan İ. de suçlamaları kabul etmedi. Sanıklardan Haydar T. de Ahmet A'nın şoförü olarak çalıştığını belirterek, uyuşturucunun taşınacağını olay günü öğrendiğini, sanıkların akraba olması nedeniyle suçun üzerine kalacağını düşüncesiyle koydan ayrılamadığını öne sürdü. Sanık Yunus A. ise uyuşturucu getiren tekneyi görmediğini ve suçlamaları kabul etmediğini söyledi. Sanık Halil A. da babası Ahmet A'ya ait oteldeki restoranı kiracı olarak işlettiğini, maddi sıkıntılar yaşaması nedeniyle personel maaşlarını da ödeyemediğini ifade etti.
"Uyuşturucunun bir kısmı sahilde kaldı"
Mahkeme heyetinin huzurunda itiraflarda bulunan Halil A, yaptıklarından dolayı pişman olduğunu dile getirdi. Uyuşturucunun sadece taşınmasına yardım ettiğini iddia eden Halil A, şöyle konuştu:
"Yaşadığım maddi sıkıntıyı sanıklardan Hakan İ. biliyordu ve bana İzmir'den bir arkadaşının Datça'da uyuşturucusu olduğunu, bunu Yıldız Koyu'na taşıyıp taşıyamayacağımı sordu. Ben de kimsenin haberi olmadan bunu yapabileceğimizi söyledim. Ayrıca babamın da kesinlikle haberinin olmaması gerektiğini de söyledim. Haydar, gelen malzemenin uyuşturucu olduğunu bilmiyordu. Bu konuda Veysel'in de bilgisi yoktu. Ben bu duruma karşı çıkmamaları için gerekeni maddi yönden yapabileceğimi söyledim. Bunun üzerine gelen araca hep birlikte uyuşturucuyu yükledik. Yüklediğimiz uyuşturucuları Hakan İ'ye teslim edecektik. Ancak gelen uyuşturucu fazla olması nedeniyle araca sığmadı. Bu yüzden uyuşturucunun bir kısmı sahilde kaldı. Sahilde kalan kısmını da polisler gelip almış."
Önlü arkalı giderken polislerin kendilerini durdurduğunu anlatan Halil A, Serhan'la araçtan inerek kaçtıklarını, bölgeyi bildiği için de sabaha kadar ormanda saklanıp beklediğini belirtti. Sanık savunmalarının ardından mahkeme heyeti tanıkları da dinledi. Mahkeme başkanı, Aslı Ö. ve Enea V. hakkında yurt dışı çıkış yasağı ve adli kontrol şartı uygulayarak tahliyelerine, olayla ilgili firari olarak aranan sanık Serhan A. hakkındaki yakalama emrinin infazının beklenmesine karar verildiğini açıkladı.
Mahkeme heyeti ayrıca, Mali Suçları Araştırma Kuruluna (MASAK) yazılan yazının beklenmesine ve olay günü uyuşturucuyu getiren teknenin rotasının insansız hava aracıyla tespit edilip edilmediğinin belirlenmesini kararlaştırdı. Duruşma, ileri tarihe ertelendi.
Olay
Muğla İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, uluslararası alanda uyuşturucu ticareti yaptığından şüphelenilen bir suç örgütünün, yurt dışından getireceği yüklü miktardaki uyuşturucuyu, Milas ilçesindeki bir koydan iç piyasaya dağıtmayı planladığı bilgisi üzerine çalışma başlatmış, 8 Temmuz 2019'da denizden, havadan ve karadan aynı anda düzenlenen operasyonda, yaklaşık 1,5 ton skunk ele geçirilmişti. Güvenlik güçlerinin, şebekenin üyesi olduğu iddiasıyla gözaltına aldığı 8 kişi tutuklanmış, firar eden zanlının yakalanması için çalışma başlatılmıştı.
