Haber 48 Muğla’nın Ortaca ilçesinde kliniğini yeni açan Fizyoterapist Eda Akcabel’i ziyaret etti. Kendisini hem yeni ofisi için tebrik ettik hem de Ortaca’da ilk defa kullanılan Gtos yöntemi hakkında bilgi aldık.

İstanbul Okan Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümü mezunu olan Eda Akcabel, İstanbul’da yaşadığı süre içerisinde birçok klinikte deneyim sahibi oldu. Ulusal ve uluslararası çeşitli kurslara katılıp kendini geliştiren Akcabel, özellikle aldığı Gtos Akademi eğitimi sonrası "Gtos terapisti" unvanını kazandı.

Fizyoterapist Eda Akcabel, Gtos terapinin ne olduğunu ve hastalar üzerindeki etkisini detaylandırarak “Kas ve iskelet sistemini oluşturan tüm yumuşak dokularda (kas, tendon, fasya vb.) etkili olan; ağrı spazm ve ağrı kısır döngüsünü, spazmı çözerek kıran; başta ağrı, hareket kısıtlılığı, his-kuvvet kaybı olmak üzere meydana gelen,bel fıtığı ve boyun fıtığı rahatsızlıklarında ve tüm kas ve iskelet sistemi rahatsızlıklarında uygulanan manuel bir tedavi metodudur. Bu metot manuel tedavi, biyomekanik düzeltmeler, duruş ve kaldırma teknikleriyle kişiye özel egzersiz protokollerinden oluşmaktadır. GTOS tedavisi sonrası kişiye özel planlanan günlük yaşam biyomekanik kuralları ve egzersiz programına uymak ağrısız yaşam için şarttır ve ağrı şikayetlerinin tekrarlanmasını engeller.” sözlerini kaydetti.

ALİM BAŞKANDAN ORTACA'YA SON ÇAĞRI ALİM BAŞKANDAN ORTACA'YA SON ÇAĞRI

Eda Akcabel, Gtos terapi sonrasında da hastalarından aldığı geri dönüşlerin olumlu olduğunu söyledi.

Eda Akcabel, Gtos terapinin herhangi bir yaş grubuyla sınırlanmayacağını altını çizerek yalnızca  ergenliğini tamamlamamış kişilerde, gebelerde ve platin takılmış hastalarda bu metodu kendisinin tercih etmediğini belirtti. Gtos terapinin totalde 1 buçuk ya da 2 haftalık bir tedavi sürecini kapsadığını kaydeden Akcabel, bu uygulamanın genelde tek seans yapıldığını ve tedavi öncesi çeşitli testlere ihtiyaç duyulduğunu aktardı. Akcabel, tedavi sonrası egzersizlerin düzenli  şekilde uygulanmasının da sürece dahil olduğunu hatırlatarak bu şekilde daha yüksek verim alınacağını ortaya koydu.

Klinik pilates ve hamile pilatesi üzerine de eğitimler alan ve muayenehanesinde de buna özel hizmetler sunan Akcabel, klinik pilatesin normal pilatesten farkını şu sözlerle açıkladı: “En önemli farkı fizyoretapistlerin bunu yapıyor olmasıdır. Bunun yanında hastanın hangi bölgesinde ağrı varsa ona yönelik özel bir program oluşturuluyor”

Akcabel hamile pilatesinin ise gebeliğin 13.haftasından sonra uygulanabileceğini ifade etti. Ancak her hamileliğin farklı geçmesi nedeniyle pilates eğitimi öncesinde gebenin uzman bir doktordan  “hamile pilatesi yapabilir” onayı alması gerektirdiğini ve kendisinin de hastalarından bu belgeyi talep ettiğini söyledi.

Hamile pilatesinin kişiye faydasının özellikle doğumu kolaylaştırma noktasında etkili olduğunu dile getiren Fizyoterapist Akcabel, “Bu eğitimle hem hamilenin ruhen ve bedenen daha rahat hissetmesine hem de hamilelikte bozulan postürün düzelmesine yardımcı oluyoruz” dedi.

Fizyoterapist Eda Akcabel ,bundan sonraki kariyer planları arasında bir Sağlıklı Yaşam Merkezi açmayı hedeflediğini de sözlerine ekledi.