1000A YAPI ORTACA BELEDİYESPOR, ŞAMPİYONLUĞUNU EVİNDE İLAN EDECEK 1000A YAPI ORTACA BELEDİYESPOR, ŞAMPİYONLUĞUNU EVİNDE İLAN EDECEK

Roma Pastanesi'nin sahibi Atilla Kaplan, 1994 yılında işletmeyi dondurma dükkanı olarak devraldıklarını ve önce küçük bir dükkan şeklinde başlayan işletmenin daha sonra 3. dükkanı birleştirebilecek kadar büyüdüğünü ifade etti. Atilla Kaplan, 2010 yılında babası İlyas Kaplan’dan işletmeyle birlikte devraldığını kaydederek mamüllerin tamamınını kendilerinin ürettiğini söyledi. 

Ne kadar süredir pastanecilik işindesiniz?

Ben bu işi uzun zamandır yapıyorum ve daha da büyütmek istiyorum. İşimi seviyorum ve iddialıyım. Bizim mottomuz “Gerçek Tatlar”.

Roma Pastanesi olarak hedefiniz nedir?

Hedef olarak büyümeyi ve şubeleşmeyi düşünüyoruz. Bu dükkanda baba-oğul ortağız; İlyas Kaplan, Aynı zamanda aile işletmesiyiz. 

Dondurmalarınızın lezzet sırrı nedir?

Kışın 10 yazın 15-20 personelle hizmet veriyoruz. Dondurma anlamında üreticiden süt alıyorum. Süt tozu gibi hazır ürünler kullanmıyoruz. İnsanların en çok merak ettiği şeker olayı. Biz toz şeker kullanıyoruz. Glikoz şurubu ya da tatlandırıcı kullanmıyoruz. Dondurma, pasta, tatlı, baklava A’dan Z’ye kendi üretimimiz.

Dondurma Yapımında jelatin tarzı ürünleri kullanmıyoruz. Margarin vb. Yağlar da tercih etmiyoruz. Tamamen doğal ve ev yapımı dondurmalar üretiyoruz. Doktorların önerdiği, “Güvenebildiğiniz yerden alın” dediği kalsiyum ve protein miktarı yüksek dondurmalar yapıyoruz.



Roma Pastanesi’nin en sevilen ürünü dondurma mı?

Bizim special ürünümüz müşteri tercihi olarak bakıldığında “dondurma”dır. Çünkü 36 çeşit dondurma çıkarıyoruz.en çok sütlü, vanilyalı,damla sakızlı ve kavunlu gidiyor.  Özellikle sütlü dondurmayı yetiştiremiyoruz.  Üç dondurma reyonu var ve yazın dondurma için dükkan girişine kadar sıra oluyor. En az 2 personel dondurma standında duruyor.

Pastaneleşme süreciniz nasıl oldu?

1994’ten 2007’ye kadar sadece dondurma sattık. 2007’den sonra pastane faaliyetlerine başladık. İşletmemizin altı komple imalathane. Hijyen konusunu önemsiyoruz ve dikkat ediyoruz. Belediyeden hijyen bayrağımızda mevcut. Çok çeşitli pastalar yapıyoruz. Bu pastaların ömürleri de 4-5 gün olarak değişiyor. Onları da el yapımı eski usul kremalarla yapıyoruz. Bunun yanında şeker hamurlu ve figürlü pastalar yapıyoruz. Özel tasarım siparişler ve pastalar da üretmekteyiz. Roma dondurma olarak sipariş de alıyoruz. Her türlü çalışmayı yapıyoruz. Hatta insan yüzüne benzeyen birebir figürlü pastalar yapıyoruz. Müşterilerin aktardığına göre Muğla bölgesinde iddialı bir firmayız diiyebilirim.

Ben dışarıya fazla servis yapmıyorum ama düğün pastası gibi konseptlerde özel sipariş alıyoruz ve götürüyoruz. Hatta bazı müşterilerm özellikle dondurmamızın freinchaiseını istedi. Ben bu tarz gelişmelere de olumlu bakıyorum. İleri de Roma’yı faklı bir yere taşımayı hedefliyorum.

Pastanenizde baklava gibi tatlıları da görüyoruz, müşterileriniz onlara da ilgi gösteriyor.

Biz sadece pasta ve dondurma değil baklavada da iddialıyız. Sade yağ, antep fıstıklı ve cevizli baklava çeşitlerinde iddialıyız. Bizim simit-poğaça-börek için, baklava için ve yaş pasta için 3 ayrı ustamız var. Bunun yanında 2 de yardımcı personel olmak üzere imalathane kısmında 5 personel şeklinde çalışıyoruz. Ürünlerimizi de günlük çıkarıyoruz.  Bizim öncelikle vurguladığımız şey “ Yiyemeyecemiz ürünü başkasına da satmamak” Helal noktasında tüm detaylara dikkat ediyoruz. Çizgimiz bu.

Müşteri yoğunluğunuz kışın ve yazın nasıl bir değişiklik gösteriyor?

Kış sezonuna nazaran yazın daha çok müşterimiz oluyor. Bu artışı %300 -400 gibi bir oranla ifade edebilirim. Müşteri kitlesi yazın direk değişiyor. Yerli turistin Katkısı büyük oluyor. Yoğunluk yazın 21.00-21.30 gibi başlayıp gece 00.00.-01.00’e kadar devam ediyor. Hatta o dönemlerde sadece servis personeli olarak 8 kişi çalışıyor. 

Özellikle son 10 yıldır müşterilerimiz tarafından oldukça tercih ediliyoruz. Ramazanla birlikte tatlı işi başlıyor, Mayıstan sonra yoğunluk kazanıyor. Dolayısıyla hamur tatlıları da çıkarıyoruz. 

Roma Pastanesi ürün portföyünüze başka şeyler de eklemeyi düşünüyor musunuz?

Küçük bir kahvaltı tabağı da ekledik.  Daha butik hatta pratik bir kahvaltı hizmeti veriyoruz. Çay yanında simit ya da poğaça şeklinde bir konsepti cüzi bir rakamla sunuyoruz. Bu kahvaltı hizmeti kışın gelen müşterilerimiz için daha çok gerçekleştirmek istediğimiz bir projeydi. Pastane büyük olduğu için insanların da kahvaltıdan faydalanmasını istedik. 

Hali hazırda simit, poğaça, boyoz, börek, kol böreği gibi ürünlerin yanına kahvaltıyı da ekledik. Tüm bu ürünleri kendimiz yapıyoruz.  Hamburger ve tostu da ürünlerimize ekleyip “kafe” şekline bir oluşuma gitmek istiyorum.

Ülkede ekonomik olarak sıkıntılı bir süreç var, satışlarınız bu durumdan etkilendi mi?

Ekonomik olarak geçtiğimiz sıkıntılı süreç bizi etkilemedi hatta olumlu gidiş sürüyor. 2013’ten sonra özellikle işletmenin büyüme hızı katlanarak arttı. Ben toptancılarımdan piyasanın çok durgun olduğunu duyuyorum ama insanlar bu işlerde zamanında çok para kazandı. Ürün fiyatları yarı yarıya arttı. Bu düşüş sebebiyle kazançları bekledikleri gibi değil. Aslında kazanıyorlar ama beklentinin altında. Ben bu maliyetleri fiyatlara çok az yansıttım. Müşteriyi sıkıntıya sokmayacak şekilde yapıyorum.

Müşterilerinizle aranızdaki bu olumlu ilişkiyi neye bağlıyorsunuz?

Müşteri ürünü alıyor ama karşılıklı memnuniyet önemli. Lezzet ve fiyat anlamında memnun kalmalı. Müşterilerimiz aldığı ürünlerde bir bozukluk ya da herhangi bir sıkıntı olduğunu dile getiriyorsa birbir değişim yapıyorum ya da parasını iade ediyorum. Çünkü müşteri para veriyor ve karşılığını almak zorunda. Ben en çok o çizgiye dikkat ediyorum.