Gazetemize Düzenlenen Siber Saldırılar Hakkında Açıklama Gazetemize Düzenlenen Siber Saldırılar Hakkında Açıklama


Doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel dokusu ile ilham kaynağı olan Dalyan, ünlü sanatçı Seçkin Ceylan’a (58) ev sahipliği yapıyor.

Çalışmalarını Bodrum’da sergileyen Ceylan, daha önce sık sık tatile geldiği Dalyan’a taşınma kararı aldı. Eserlerine Dalyan’da hayat vererek bölgenin tanıtımına öncülük etmek isteyen sanatçı, çalışmalarına ve gelecek planlarına dair çok özel açıklamalarda bulundu.

“10 YIL BOYUNCA ANATOMİ EĞİTİMİ ALDIM”

Ünlü sanatçı Seçkin Ceylan, “Benim için sanat da deniz gibi bir tutkudur” dedi. Ceylan, “evet, sanata bir yatkınlığım var ancak bu yeterli değil. Kendimi eğitmek için, daha iyi işler çıkartmak için 10 yıl boyunca anatomi eğitimi aldım. Deniz canlıları üzerinde araştırmalar yaptım, okudum ve öğrendim. Su altında görüp fotoğrafını çektiğiniz kareyi, 3 boyutlu bir tabloya dönüştürürken ya da resmederken, hangi deniz canlısı uyum içinde yaşar, hangi bitki, mercan nerede yetişir. Su altındaki hayvanların kendi aralarındaki sosyal ilişkilerini, yaşam tarzlarını çok iyi bilmek lazım. Bu bilgilere sahip olmadan asla başarılı ve gerçekçi bir tablo ortaya çıkartamazsınız. Doğal ve canlı görünmesi için bunlara dikkat etmek gerekiyor.”

“ANFORALAR ÇOK ÖZEL”

Ceylan, ilgilendiği asıl sanat alanların resim ve heykel olduğunu belirterek, “Epoksi yapımına ara verdim bu dönemde. Maliyetleri oldukça yüksek ve nakliyatı çok sorunlu. Resimler için Anforalar (iki kulplu, Antik Dönemlere özgü bir çeşit Yunan çömleği) üzerinde yoğun bir çalışma içerisindeyim. İnsanlarımız malesef Anforaların ne olduğunu, önemini, değerini bilmiyorlar. Oysa yaşadığımız bölge için çok önemli tarihi kaynaklar. Anforalar bize çok şey anlatıyor aslında. Ben de bu amaç doğrultusunda bölgemiz denizlerinden çıkan ya da bulunan Anforalar üzerinde çalışmalar yaparak, insanlara bu tarihi eserleri öğretmeye çalışıyorum.

Çektiğim fotoğrafları, su altındaki haliyle ve doğal ortamına uygun olarak 3 boyutlu tablolara dönüştürüyorum. Bunun için Anforaların bire bir modellerini yaptırıyor, çevre detaylarını da uygun malzemelerle oluşturuyorum. Bu sayede her tablo bir müzeye dönüşüyor. Tabloyu inceleyen insanlar hem o Anfora türünü görmüş ve öğrenmiş oluyor hem de gördüğü Anfora türünde ne taşındığını, nerede yapıldığını, kimler tarafından kullanıldığını kısa tarihini öğreniyor. “

“ANFORALARIN ÇIĞLIKLARI”

Yaptığı çalışmaları, çeşitli sergiler düzenleyerek insanlara ulaştırmaya çalıştığını belirten Ceylan, “Sergilerimde maddi bir beklenti içerisinde hiç olmadım, bu sebeple özel günlere denk getirmeye çalışıyorum. 18 Mayıs 2017 tarihinde Bodrum Kalesi’nde bir sergi çalışması yaptık. Bildiğiniz üzere 18 Mayıs Dünya Müzeler günü ve ben de sergi tarihini Dünya Müzeler Günü’ne denk getirerek hiçbir giriş ücreti olmadan olabildiğince çok insanın sergiyi gezip görmesini amaçladım.

Bodrum Kalesi’nde düzenlenen sergi oldukça tatmin ediciydi. “Anforaların Çığlıkları” ismini verdiğimiz sergiye inanılmaz bir katılım oldu. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen 3 boyutlu sanat yarışmasında, yaklaşık 3000 katılımcı arasından önce ilk 15’e kaldım daha sonra da yarışmaya katıldığım 3 boyutlu tablo çalışması 1. seçildi. Birinciliğe layık görülmek de ayrı bir mutluluk yaşattı tabi.

Sergiyi ziyaret eden insanlardan da oldukça güzel geri dönüşler, yorumlar aldım. Tabloları gören dalgıç arkadaşlar çok şaşırdı ve beğendi. Sergide ziyaretçilerden biri, “40 yıldır dalgıçlık yapıyorum, sanki denizi ortadan iki kesip göstermişsin” diye bir yorum yaptı, unutamadığım, beni çok mutlu eden yorumlardan biri oldu.

Kos Adası’nda bir kilisede sergi çalışmamız vardı ancak tüm hazırlıklar tamamlanmasına rağmen bölgede yaşanan deprem nedeniyle bu sergiyi iptal etmek zorunda kaldık.”

“DALYAN’IN MÜTHİŞ BİR DOĞASI VAR”

Ceylan, daha önce sık sık tatile geldiğini belirterek, “Yaklaşık 2 ay önce de buraya yerleşme kararı aldım ve artık Dalyan’da yaşıyorum. Her şeyden önce Dalyan’ın müthiş bir doğası var. Kültürü ve tarihi var ancak sanat ve eğlence eksiği de var. Kıyaslama yapacak olursak Bodrum’da bahsettiğimiz özelliklerin hepsi var. Bu açıdan biraz çalışılması lazım Dalyan üzerinde.

Tabiki Ortaca ve Dalyan’a çok güzel şeyler yapılabilir, yapılmalıdır da. Bu konuda dürüst olacağım, bunda bir sakınca görmüyorum, Dalyan’daki kaplumbağa heykeli çok çirkin ve doğal değil. Heykelin mizanseli güzel ama doğallıktan yoksun. Çok daha güzel bir heykel olabilirdi. Bakın, canlı heykelleri doğasına uygun yapılmalı ve boyanmalıdır. Kaplumbağa heykeli, doğal renkleriyle daha canlı ve gerçekçi dururdu. Keşke dikkat edilseydi, bu açıdan elden geçmeli bence ve çok daha güzel duracağına eminim.

Tıpkı Bodrum Kalesi’nde olduğu gibi Ortaca ve Dalyan’da da sanat sergileri düzenlenebilir. 3 Mart 2019 tarihinde düzenlenen 3. Dalyan Kefal Balığı Festivali’nde eserlerimden oluşan bir sergi düzenledik. Çok da güzel oldu ve halk gerçekten ilgi gösterdi, beğendi. Bu tür sergileri çoğaltabiliriz yeter ki hem halk hem de belediye gerekli desteği sağlasın.”


“BELEDİYE VE ORTACA HALKI BENİ SAHİPLENDİ”

Ortaca Belediyesi’nden memnun olduğunu belirten Ceylan, ”3 Mart 2019 tarihinde düzenlenen 3. Dalyan Kefal Balığı Festivali’nde, Dalyan’da açtığım sergi için yardımcı oldular, bazı tablolar için yer ve malzeme yetersiz kaldı. Belediye’den gelen arkadaşlar baktılar, “bunlar çok güzel, hepsini göstermemiz lazım” dediler ve hemen malzeme getirdiler, yer gösterdiler. Sağolsunlar yardımcı oluyorlar. Belediye güzel şeyler yapmak için çalışıyor, uğraşıyor.”

“KAPTAN JUNE DAHA İYİ TANITILMALI”

Dalyan, doğal değerleri bir yana çok önemli bir insana sahip diyen Seçkin Ceylan, “Bu kişi June Haimoff, Dalyanlıların seslendiği şekliyle “Kaptan June”’dan başkası değil. Bence Türkiye için Hayrettin Karaca neyse, bu kadın en az onun kadar hatta Karaca’dan çok daha önemli. Kaptan June daha iyi tanıtılmalı, hem yerli halka hem uluslararası alanda, kim olduğu, neler yaptığı insanlara gösterilmeli.

22 Aralık 1922 Essex Birleşik Krallık doğumlu June Haimoff, ilk defa 1975 yılında iztuzuna gelir ve aşık olur. 1986 yılında ise İztuzu’na tamamen yerleşerek Dalyan ve İztuzu’nun korunması için mücadele verir. İztuzuna yapımı planlanan ve temelleri atılan dev otel projesini durduran June Haimoff, bölgenin korunması ve bugüne kadar gelmesi için 33 yılını harcamış bir yabancı.

Kaptan June’un hayatını, kitaplarını ve bölge için verdiği mücadeleyi okuyan yabancılar, özellikle İngilizler, her yıl Dalyan’a akın ediyor. Dalyan’ın tanıtımı ve tanınırlığı açısından Kaptan June uluslararası bir simge. Öncelikli projemiz de Kaptan June ile ilgili.”

“HALA HAYATTAYKEN HEYKELİNİ GÖRMESİNİ İSTİYORUZ”

Kaptan June’un hayattayken yaptıklarından ötürü onore edilmesi gerektiğini belirten Ceylan, “Kaptan June yani June Haimoff şuan 96 yaşında. Dalyan için önemi pahabiçilemez ve biz bu konuda bir şey yapmak istiyoruz. Kaptan June hala hayattayken, bölge için göstermiş olduğu mücadele onuruna onun güzel bir heykelini yaparak kendisine göstermek istiyoruz.

Ben ve mimar olan iki arkadaşım bu konuda projemizi yaptık. Tüm masrafları bize ait olmak kaydıyla hem Kaptan June’u hem de Dalyan’ı, Türkiye ve dünyaya tanıtan bir heykel yapmak istiyoruz. Belediyeden tek istediğimiz, heykel için bize uygun ve güzel bir yer göstermesi. “ dedi.

“ÇOCUKLUĞUMDAN GELEN BİR TUTKU”

Seçkin Ceylan kendisinden bahsederken şu ifadeleri kullandı, “1960 yılında İstanbul’da doğdum. Ailemin üzerimdeki etkisi, deniz kıyısında büyümüş olmanın getirdiği deniz tutkusu ve kendimi bildim bileli sanata olan merakım ve yatkınlığım beni bugünkü halime getirdi. Eğitimimi doğduğum şehir olan İstanbul’da aldım. İlkokul döneminde karakalem çalışmalara başlayarak sanata ilk adımımı atmış oldum. Daha sonrasında yine İstanbul’da Güzel Sanatlar okuyarak ilgimi hobi olmaktan öteye taşıdım. Denize olan sevgim, dalgıçlık gibi hoş bir hobi edindirdi. Bu sayede denizi izlerken çektiğim güzel bir manzarayı ya da su altında yakaladığım bir kareyi, batığı 3 boyutlu tablolara dönüştürüyorum.”