Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanıklar ve avukatları katıldı. Mahkeme Başkanı, davaya gelen evrakı okuduktan sonra sanıklara söz verdi. Sanık Ünal, üzerine atılı suçları reddederek, mağdurun vücudundaki morluk ve yanık izlerinin kalorifere sürtmesinden dolayı olduğunu savundu.
"EVDE NELER OLDUĞUNU BİLMİYORUM"
Cinsel istismar iddialarını reddeden Ünal, "Sabah işe gidip akşam geliyordum. Evde neler olduğunu bilmiyorum." dedi. Sanık Kezban Ç. de birlikte yaşadığı Yaşarcan Ünal tarafından şiddet gördüğünü ve ilk eşinden olan kızının da şiddet gördüğüne tanık olduğunu, ancak korkudan şikayetçi olmadığını öne sürdü.
"YAŞAR BABA YAPTI"
Kezban Ç, "O dönem hamile olduğum için çocuğu Yaşarcan'a emanet edip hastaneye gidiyordum. Döndüğümde çocuğu titrer vaziyette buluyordum. Kalçasında yanık bedeninde morluklar vardı. Kızıma sorduğumda 'Yaşar baba yaptı' diyordu. O gün de bana vurdu ve erken doğum yapmak zorunda kaldım." ifadelerini kullandı. Tanık E.H.A. da 112 Acil sağlık ekibinde görevli olduğunu, olay günü verilen doğum vakası ihbarına gittiklerini, evde 7-8 erkek, Kezban ve 3-4 yaşlarında bir kız çocuğu olduğunu anlattı.
EN AĞIR CEZAYI ALMASI TALEP EDİLDİ
E.H.A, vakaya müdahale ederken küçük kız çocuğunun vücudunda söndürülmüş sigara izleri gördüğünü, hastaneye döndüklerinde durumu emniyet güçlerine haber verdiklerini söyledi. Tanık Z.Y. de Kezban Ç'nin kardeşi olduğunu, sanık Ünal'ın kardeşini ve çocuğunu sürekli dövdüğünü, kardeşine uyuşturucu madde verdiğini iddia etti. Ünal'ın 3 yaşındaki yeğeninin vücudunda sigara söndürdüğünü belirten Z.Y, sanığın en ağır cezayı almasını talep etti.
DAVA ERTELENDİ
Duruşmada, mağdur çocuğun pedagog ve psikolog eşliğinde alınan ifadesine ilişkin rapor okundu. Çocuğun vücudunda çok sayıda ikinci derece yanık yarası, ezilme ve morlukların kısa süre önce olduğunu belirtilen raporda, çocuğun kendisini döven ve çakmakla kalçasını yakan kişinin Ünal olduğunu söylediği aktarıldı. Avukat beyanının ardından ara kararını açıklayan mahkeme, mağdur çocuğa kayyum atanması için ilgili kurumlara müzekkere yazılmasına hükmetti. Ünal'ın tutukluluğunun devamına karar veren mahkeme, duruşmayı 22 Eylül'e erteledi.
NELER YAŞANMIŞTI?
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianameye göre, Altındağ'da doğum sancısı çeken Keziban Ç'nin evine giden 112 Acil Servis ekipleri, burada vücudunda morluk ve yanık izleri olan üç yaşındaki H.Ç'yi fark etti. Sağlık ekiplerinin, bu durumu polise bildirmesi üzerine anne Kezban Ç. ve birlikte yaşadığı Yaşarcan Ünal gözaltına alındı.
35 YILA KADAR HAPSİ İSTENİYOR
İddianamede, Ünal'ın mağdura yönelik eylemlerine annesinin de ortak olduğu ifade edilen iddianamede, sanıkların, "çocuğa karşı eziyet" ve "çocuğun nitelikli cinsel istismarı" suçlarından toplam 35 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Ayrıca mağdurun annesinin, Ünal'ın "işlediği suçları bildirmediği" gerekçesiyle 1 yıl 6 ay daha hapsi talep edildi.
Kaynak: AA
