Yenidoğan Çetesi sanıkları bir kez daha hakim karşısında
Kamuoyunu derinden sarsan Yenidoğan Çetesi davasında sanıklar bir kez daha hakim karşısına çıktı. Bakırköy 22.Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada Yenidoğan Çetesinin elebaşı olduğu iddia edilen Doktor Fırat Sarı'nın da aralarında bulunduğu 15 sanık ile bazı tutuksuz sanıklar ile müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu.
Kamuoyunu derinden sarsan Yenidoğan Çetesi davasında sanıklar bugün bir kez daha hakim karşısına çıktı. 19'u tutuklu 57 sanığın yargılandığı davanın 30. duruşması başladı. Duruşmayı basın mensupları da yakından takip ederken emniyet yetkilileri yoğun güvenlik önlemi aldı.
İstanbul'da bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve bu ölümler üzerinden haksız kazanç sağladıkları öne sürülen 19'u tutuklu 57 sanığın yargılandığı Yenidoğan Çetesi davasının 30.duruşması başladı.
Bakırköy 22.Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada Yenidoğan Çetesinin elebaşı olduğu iddia edilen Doktor Fırat Sarı'nın da aralarında bulunduğu 15 sanık ile bazı tutuksuz sanıklar ile müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu. Bazı sanıklar ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
YENİDOĞAN ÇETESİ DAVASI
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı'nın elebaşı olduğu suç örgütünün sevk ve idaresini sanık doktor İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir'in yaptığı belirtiliyor.
İddianamede, suç örgütünün esas amacının, işletmesini devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf edip doluluğunu sağlamak, hastaların basamaklarıyla oynama yapıp, Sosyal Güvenlik Kurumundan (SGK) üst sınırda ödeme almak olduğu kaydediliyor.
Sanıklarca hasta bebeklerin durumunun olduğundan daha ağır gösterildiği, olması gerekenden daha uzun süre yatışlarının sağlandığı belirtilen iddianamede, bu şekilde SGK'den yüksek ücret tahsil edildiği ve bazı hasta yakınlarından fazla para alındığı anlatılıyor.
Bebek hastaların, uygun sağlık hizmeti almasını sağlayacak hastanelere sevki yerine şüphelilerin seçtiği, örgüt adına karlı görünen hastanelere yatırıldığı bildirilen iddianamede, karın büyük kısmının sağlık çalışanı olan örgüt üyesi sanıklarla paylaşıldığı ifade ediliyor.
Esas amacın, bebeklerin sağlık durumunun iyileştirilmesi yerine maddi açıdan en fazla kazancın elde edilmesi olduğu iddianamede yer alıyor.
Savcılık iddianamede sanıklar Fırat Sarı ve İlker Gönen için 10 bebeğin ölümü nedeniyle "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "nitelikli dolandırıcılık" ve "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" suçlarından 10 kez, "resmi belgede sahtecilik" suçundan da 11 kez uygulanmak üzere toplam 177 yıl 6'şar aydan 582 yıl 9'ar aya kadar hapis cezası talep ediyor.
Sanık Gıyasettin Mert Özdemir'in ise "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi", "kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor. 8'i kadın 44 sanık hakkında da benzer suçlardan hapis cezaları öngörülüyor.
Soruşturma kapsamında İstanbul'da 9, Tekirdağ Çorlu'da 1 hastanenin ruhsatı iptal edilmiş, bu hastanelerde tedavi gören bebekler ve hastalar ambulanslarla kamu hastanelerine sevk edilmişti.
Bakmadan Geçme





