Ankara Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi, AFAD desteği ile Gökova Körfezi ve çevresinin deprem tomografisinin çekilmesi için çalışma başlattı. 'Gökova Körfezi ve Çevresinin Bir Boyutlu ve Üç Boyutlu Derin Sismik Hız Yapısının Deprem Tomografisi Yöntemiyle Araştırılması ve Özellikle Faylarla İlişkili Yapısal Unsurlarında Haritalanması ve Bunların Ortaya Çıkartılması' projesi kapsamında bölgeye 9 adet geniş bantlı sismometreye sahip gözlem istasyonu kuruldu. Proje ile Gökova Körfezi ve yakın çevresinin depremleri izlenecek ve bölgenin derin sismik yapısı ile tektonik yapısal unsurları arasındaki ilişkiler araştırılacak.

'AFAD'IN BÜYÜK DESTEĞİ OLDU'

Merkez Müdürü ve Jeofizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Kaypak, 20 Temmuz 2017'de bölgede 6,6 büyüklüğünde Bodrum depremi olarak bilinen depremin meydana geldiğini, bölgeyi oldukça etkilediğini söyledi. Bölgenin eskiden bu yana depremselliği bilinen, aktif bir bölge olduğunu belirten Kaypak, "Gökova Körfez, konumu itibarı ile Ege Denizi'nde bulunan dalma-batma zonunun kuzeydoğu kesiminde yer almaktadır. Dolayısıyla yıllardan beri de bu bölgenin deprem aktivitesinin yüksek olduğu bilinmekte. Biz de bunu gözeterek özellikle 2017 yılındaki Bodrum depremi aktivitesinden sonra da bölgenin derin yapısının görüntülenmesi amacı ile bir proje yapmayı düşündük. 9 farklı noktaya sismometre kurduk. Şu an kurduğumuz bu sistem sayesinde deprem verilerini almaya başladık. Veriler şu an geliyor. Bu konuda bize AFAD'ın büyük desteği oldu. AFAD hem lojistik destek hem teknik destek verdi. Bununla birlikte Muğla Büyükşehir Belediyesi'nin de katkıları oldu. Şu an sahadan gelen verilerimiz AFAD'ın veri merkezine akarak depolanmaktadır. Dolayısıyla bize gelen verilerimizi de bu şekilde paylaşıyoruz" ifadelerini kullandı.

'KÖRFEZİN DERİN SİSMİK HIZ YAPISI ARAŞTIRILACAK'

Prof. Dr. Bülent Kaypak, Gökova bölgesinde daha önce yapılan bu çalışmalardan hiçbirisinin yüksek çözünürlükle bir tomografik yöntemle yapılmadığını, bu yönden bu çalışmanın ilk olduğunu söyledi. Projenin ikinci etabında Ankara Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr. Gürol Seyitoğlu ve Dr. Korhan Esat ile birlikte yaz döneminde bölgede yüzeydeki fay izlerini tespit edeceklerini belirten Prof. Dr. Kaypak, "Bu fayların derinlerle ilişkisini tomografik yöntemlerle ortaya koymuş olacağız. Böylece hem yüzeyden hem de daha derinlerden elde edilmiş bir fay ve kırık yapısı bilgisi elde etmiş olacağız. Bölge için tomografik yapılmış ilk çalışma olacak. Bu bakımdan bizler için çok önemli" dedi.

'FAYLARLA İLİŞKİSİ ORTAYA KONACAK'

CUMHURBAŞKANLIĞI BİSİKLET TURU’NUN KAZANANI BELLİ OLDU CUMHURBAŞKANLIĞI BİSİKLET TURU’NUN KAZANANI BELLİ OLDU

Prof. Dr. Bülent Kaypak, kullanılacak deprem tomografisi yönteminin tıp alanında kullanılan tomografi terimiyle hemen hemen aynı olduğunu vurgulayarak, "O teoriyle aynı teknik bilgilere sahip bir yöntem. Yerin kesitini ya da 3 boyutlu görüntüsünü oluşturma olayı. Aynı insan vücudu için çekilen bilgisayarlı tomografi gibi biz de bunu yerin içerisine uyguluyoruz. Biz burada kaynak olarak depremleri kullanıyoruz. Örnek olarak alacağımız o bölgenin yer kabuğunun derinlerine kadar gidebilecek olan fay hattını çözmüş oluyoruz. Bu proje ile körfezin derin sismik hız yapısı araştırılacak. Faylarla ilişkisi ortaya konacak. Bir de burada meydana gelen depremlerin hangi kökene bağlı olarak oluştuğunu bulmaya çalışacağız. Çünkü bölgede aynı zamanda hidrotermal sistemler de mevcut. Körfezin daha güneyine, Yunanistan adaları dolaylarına gidersek burada volkanik, yani magma kökenli dediğimiz depremler de oluşmakta. Dolayısıyla bu projenin en temel hedeflerinden bir tanesi o bölgede meydana gelebilecek depremlerin neden oluştuğuna dair araştırmada bulunarak; faylarla ilişkisinin açıklanması" ifadelerini kullandı.

Kaynak: DHA