AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger: "Irak'ta DEAŞ'la sürdürülen çatışma çok kısa bir süre önce sona erdi. DEAŞ'a karşı mücadelede uluslararası toplumun en büyük müttefiklerinden bir tanesi Türkiye. Bunun ötesinde Avrupa Birliği'nin terör listesinde bulunan PKK'yla mücadele devam etmekte. Uluslararası toplum olarak Türkiye'yle diyaloğumuzu sürekli sürdürüyoruz""Suriye'deki soruna askeri çözüm işe yaramayacak. Suriye'deki sorunun kaynağı siyasi çözümün bulunmaması. Siyasi çözüm bulunmazsa bu şekilde devam edecek" Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger, Türkiye'nin terörle aktif bir şekilde mücadele ettiğini belirterek, "DEAŞ'a karşı mücadelede uluslararası toplumun en büyük müttefiklerinden bir tanesi Türkiye. AB bünyesinde terörle mücadele konusundaki diyalog ve güvenlik konusundaki işbirliği sürekli devam etmekte." dedi. Berger, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin çok zorlu bir coğrafyada yer aldığını, terörle mücadelesinin de bu anlamda büyük önem taşıdığını söyledi. Türkiye'nin bir yandan PKK ve DEAŞ ile mücadele ettiğini, bir yandan da ülke sınırının hemen yanı başındaki Suriye'de iç savaşın devam ettiğini vurgulayan Berger, şöyle konuştu: "Irak'ta DEAŞ'le sürdürülen çatışma çok kısa bir süre önce sona erdi. DEAŞ'e karşı mücadelede uluslararası toplumun en büyük müttefiklerinden bir tanesi Türkiye. Bunun ötesinde Avrupa Birliği'nin terör listesinde bulunan PKK'yla mücadele devam etmekte. Uluslararası toplum olarak Türkiye'yle diyaloğumuzu sürekli sürdürüyoruz. AB bünyesinde terörle mücadele konusundaki diyalog ve güvenlik konusundaki işbirliği sürekli devam etmekte." - "Suriye'de askeri çözüm işe yaramayacak" Türkiye ile AB'nin Suriye krizine yaklaşımının her zaman aynı olduğunu, Birleşmiş Milletler'in öncülüğünde Cenevre'de yürütülen süreci desteklediklerini belirten Berger, "Suriye'deki soruna askeri çözüm işe yaramayacak. Suriye'deki sorunun kaynağı siyasi çözümün bulunmaması. Siyasi çözüm bulunmazsa bu şekilde devam edecek." ifadesini kullandı. - 220 bin kara mayını temizlenecek Berger, Türkiye ile yaptıkları çalışmalardan bir diğerinin doğu sınırlarındaki mayınları temizlemek olduğunu ve bunun için çok kapsamlı bir proje gerçekleştirdiklerini bildirerek, AB üyeleri ve Türkiye de dahil olmak üzere pek çok ülkenin "Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası" ile ilgili sözleşme olan Ottawa Sözleşmesi'ne taraf olduğunu anımsattı. Türkiye'deki mayın temizleme faaliyetlerinin, Kara Kuvvetleri ve Jandarma Genel komutanlıklarına bağlı özel mayın arama ve temizleme birlikleri ile AB ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından ortak finanse edilen Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı sorumluluğunda yürütülen Doğu Sınırları Mayın Temizleme Projesi kapsamında sivil firmalarca yürütüldüğüne değinen Berger, şunları kaydetti: "Savaş bittikten hatta ateşkes geldikten sonra bile orada kalıyor mayınlar. Sivillerin hayatını tehlikeye atmaya devam ediyor. Türkiye'nin doğu sınırındaki mayınların temizlenmesine yönelik proje kapsamında 220 bin kara mayınının temizlenmesi öngörülüyor. 220 bin mayın 550 mayın tarlasına yayılmış halde. Mayın dizmek çok kolay bir iş. Mayın temizlemek kolay değil. Amaç, zamanında o sınıra Soğuk Savaş sırasında dizilmiş olan mayınların temizlenmesi. Bu projenin finansmanı Avrupa Birliği ve Türk hükümeti. Projenin maliyeti 40 milyon Avro. O bölgenin tamir edilmesi, restorasyondan geçmesi ve sınır yönetiminin kolaylaşması amaçlardan birisi. İkinci olarak Türkiye'deki yerleşik olan organizasyonların ve teşkilatların mayın temizleme konusundaki kapasitelerinin artırılması, üçüncü amaç da bölgede yaşayan sivillerin ve özellikle o bölgede oynayan çocukların mayın konusunda bilinç kazanması."