Salgının başından bu yana Ankara'da düzenlenen Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı, Sağlık Bakanı Koca'nın 5 günlük İstanbul programı kapsamında ilk kez farklı bir ilde yapıldı.

Koronavirüs Bilim Kurulu üyeleri, Sağlık Bakanı Koca başkanlığında saat 17.00'de Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Başhekimlik Toplantı Salonunda bir araya geldi. Toplantı yaklaşık 2,5 saat sürdü.

Bakan Koca, toplantının ardından açıklamalarda bulundu. İstanbul'da son bir hafta içinde vaka artışının yüzde 62 olduğunu açıklayan Koca, ilçelere ilişkin "Büyekçekmece yüzde 123, Sarıyer yüzde 120, Bakırköy yüzde 104, Bayrampaşa yüzde 98, Kağıthane, Tuzla, Sancaktepe, Beykoz şeklinde gidiyor" açıklamasında bulundu.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul'daki toplantıya çağrılmamasıyla ilgili konuşan Koca, "Öncelikle bu toplantı bir pandemi toplantısı değildi. İl Hıfzıssıhha Kurulu toplantısı da değildi. Sağlık teşkilatımızla, ilçe sağlık müdürlerimiz, başhekimlerimizin katıldığı İstanbul'un durumunu, hastane kapasiteleri ve filyasyon durumunu değerlendirme toplantısıydı" ifadelerini kullandı.

Bakan Koca açıklamasında günlük koronavirüs verilerini de açıkladı. Buna göre, Türkiye'de koronavirüs nedeniyle son 24 saatte 77 kişi yaşamını yitirdi, 2305 yeni hasta tespit edildi.

Virüs nedeniyle hayatını kaybedenlerin toplam sayısı 10 bin 27'ye, toplam hasta sayısı 368 bin 513'e yükseldi.

Bugünkü iyileşen hasta sayısı 1662 olurken, toplam iyileşen hasta sayısı 319 bin 181'e ulaştı.

Ağır hasta sayısı ise 1836 olarak kayıtlara geçti.

Fahrettin Koca'nın Açıklamalarından Öne Çıkanlar Şöyle:

"Bilim insanlarımzın katıldığı toplantı az önce sona erdi. Bu toplantı sıradan bir olay değildir. Üç gün önce İstanbul'daki vaka sayılarının Türkiye'deki vaka sayılarının yüzde 40'ına ulaştığını açıkladım. Her 10 kişiden biri İstanbul'dadır. Teyakkuzdayız. Durum bize olduğu kadar size de büyük sorumluluk yüklüyor.

Son 7 günde ortalama vaka artışı geçen ayın ortalamasından yüzde 85 fazladır. Oran korkutucudur. Artış İstanbul'a günlük geliş gelişlerin fazla olduğu şehirlerde yüksektir. Balıkesir, Tekirdağ yüzde 96, Bilecik Düzce'de yüzde 99, Sakarya'da yüzde 76, Kırklareli'nde yüzde71, Kocaeli'de yüzde 63'tür. Tüm iller İstanbul'la temaslıdır. İstanbul'da durumu kontrol altına alamazsak salgın baş edilebilir olmaktan çıkacaktır.

Bu duruma neler yol açtı? İstanbul dünyanın en kalabalık kentleri arasında. Virüsün yayılmasına çok elverişli hayat şartlarına sahibiz. Hareket halindeki kitle çok büyük. Buraya da yoğun dönüşler oldu. Kuralların azalmasıyla birlikte salgın hızla tırmandı. Tehlike karşısında teyakkuza geçebiliyoruz, ama riski savar savmaz hayatı akışına bırakıyoruz. Disipline ve uzun süreli başarıya ihtiyacımız var. Düştüğümüz yerden kalkmak her zaman mümkün olmayabilir. Küçük ihtimallerin bedeli büyüktür.Bedelleri birlikte ödemek zorunda kalabiliriz.

Kurallara uyabilmek için baş etmekte en çok zorlandığımız engel kalabalıktır. Sosyal mesafe kuralının uygulanabilir hale gelmesi pek çok durumda şartların iyileştirilmesine bağlıdır. Bakan yardımcılarım ve ekibimle bu konuda çalıştık. Sorun teşkil eden konuları ele aldık. Toplu taşıma, pazar yerleri, alışveriş ortamları ve çeşitli kent alanlarında kurallara uyulmasının kolaylaştırılması için çalışma yapılmasını istedik. Toplu taşımaya ek seferler konması, kamu kurumlarında organize sanayi bölgeleri dahil, özel sektörün iş saatlerinin yeniden düzenlenmesi ele alınan konular arasındadır.

"Çözüm Artışın Nedenini Kontrol Altına Almaktır''

Kurumlardan uzaktan erişim ayrıca istenmiştir. Sosyal mesafenin korunamadığı toplu ulaşım en büyük risk kaynaklarındandır. Yolculuk dolayısıyla risk süresi uzundur. Hareketlilik şu an olduğu gibi devam ederse bu durumda artış bir iken 2, iki iken 4 şeklinde olmayancak. 1 iken 3, üç iken 9 şeklinde tam bir tırmanış olacak. Çünkü virüs bir kişiden ortalama 3 kişiye bulaşıyor.

Çözüm, artışın nedenini kontrol altına almaktır. Hareketliliği azaltmak yani hayatı yavaşlatmaktır. Temel şart olarak maske, mesafe ve temizlik kuralına uyacağız. Koronavirüsün yöntemini virüse karşı kullanacağız. Hareketi ve teması üçte bire indireceğiz. Dışarı çıktığımızda üç yere uğruyorsak bunu bire indireceğiz. Günde üç kişiyle görüşüyorsak bir kişi ile görüşeceğiz. Hareketi ve teması üçte birine indirmenizdir. Bunu yaparsanız hergün işe gidip gelmek ve çalışmak zorunda olan insanlar tedbirleri uygular. Sonsuza kadar değil, salgını kontrol altına alana kadar. Dışarıya üç kere çıkmak yerine bir kere çıkın derken hayatınıza sınırlama getirmeyi talep ettiğimin farkındayım. Eğer maske, mesafe, temizlik kuralına uymazsanız, hareketliliği azaltmaya çalışmazsanız sağlık çalışanlarımız yasal izinlerini daha uzun süre kullanamayacaktır.

İşverenlere sesleniyorum; esnek mesai sistemine geçiş için elinizden geleni yapın.

FETHİYE'DE HAVALAR SOĞUYUNCA HERKES O DÜKKANLARA AKIN ETTİ FETHİYE'DE HAVALAR SOĞUYUNCA HERKES O DÜKKANLARA AKIN ETTİ

Pozitif çıkanlar, temaslıları filyasyon ekibimize eksiksiz bildirsin. Hastalar ve kronik hastalığı olanlar kendisini korumaya alsın. Zorunlu olmadıkça akrabalarla bir araya gelmeyin. Kutlama törenlerini erteleyin. Kamu hastaneleriyle özel sağlık kuruluş ve tıp fakültesi hastaneleri ile bir araya geldik. Salgınla mücadelenin tüm birimleriyle buluştuk, riske karşı organize olduk. Her kapasitenin bir sınırı vardır. Bu sınırı zorlamamak tedbirleri uygulamanıza bağlıdır. Tedbirler hayattan mahrum kalmak anlamına gelmiyor. Hayatı yönetmek anlamına geliyor. Covid 19 sadece kişilerin maruz kaldığı bir hastalık değil, toplumların maruz kaldığı bir hastalıktır.


Kaynak:İHA