HUZUREVİNDEKİ SON GÜNÜNDE DEHŞET SAÇTI HUZUREVİNDEKİ SON GÜNÜNDE DEHŞET SAÇTI

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, “Dünya Ekonomik Forumu, 2022 Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi’ne baktığımızda, 146 ülkeden 124. sırada olmamız aslında tam da 25 Kasım’da değerlendirmelerin en iyi tablosu olarak karşımıza çıkar. Çünkü 31 Ekim tarihi itibarıyla Türkiye’de, 348 kadın katledildi. Kasım ayı içinde, günde 5 kadının katledildiği günlere tanıklık ettik. 25 Kasım bir farkındalık günü biliyoruz ancak geri kalan günlerde 6284 sayılı yasanın uygulamasındaki sıkıntılardan hep bahsediyoruz. Kadın üzerinden siyaset argümanının yükselerek İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasına giden süreçten sonra cinayetlerin sayısı ve şeklinde artış olduğunun da farkına varıyoruz. 6284’ün ana ayağı İstanbul Sözleşmesi’nden çıktık ama 6284 var. Bugün 25 Kasım ama tüm bu mutsuzluklara rağmen umut hepimizin yüreğinde. Çünkü çok güçlü bir kadın hareketi var.” dedi. 

9 Ekim Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Sarıhan ise;  “Türkiye’de kadın cinayetlerinin her gün bir önceki günden daha artarak sürüyor olmasının ana nedenlerinden birisi, iktidarın kadınların temel haklarını koruyucu yasal düzenlemelerden geri adım atmış olmasıdır. Bu geri adım erkek şiddetini cesaretlendiriyor ve bu cesaretle kadınların yaşamı daha değersiz hale geliyor ve onları katletmekten vazgeçmiyorlar. Yaygın bir cezasızlık hali sürüyor ve o cezasızlık durumu doğal olarak teşvik edici oluyor” dedi.

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı avukat Müjde Tozbey son olara konuyla ilgili;   “Kadına yönelik şiddet sıradan ve meşru değildir. Kadına yönelik şiddet, politiktir. En önemli sebebi ise kadınların, erkeklere oranla daha yoksul ve üretim araçlarına sahip olmamalarıdır. Yani kadın ve erkek arasında eşitliğin olmamasıdır . Hayatımızın her alanında eşitliğin olmadığı böyle bir düzende, erkekler aracılığıyla kadınlar daha fazla ezilmekte ve sömürülmektedir. Böylece kadınlar, yaşadıkları mahallede suyun olmamasına itiraz edemeyecek, çocuklarının okuduğu okulların imam hatip okullarına dönüştürülmesine ses edemeyecek, eve hapsedilip aileleri tarafından yaşadıkları şiddete karşı çıkamayacak ve hatta aldığı maaşa dahi itiraz etmeyecektir. Kadınlar, erkekler, aydınlar, laikler, sosyalistler, cumhuriyetçiler bu bağnazlığa ve yobazlığa boyun eğmeyecektir. Kadınlar, yaşamlarına ve bedenlerine sahip çıkacaklardır” ifadesini kullandı.