Alev Alatlı, yaklaşık 1 yıldır İstanbul Bağcılar’da bulunan özel bir hastanede 79 yaşında hayatını kaybetti. Alatlı’nın çoklu organ yetmezliği olduğu ve yaklaşık 3 aydır da yoğun bakımda tedavi gördüğü öğrenildi. Alatlı için yarın İstanbul’da düzenlenecek cenaze töreni sonrası defnedilecek.

SAĞLIK BAKANI DUYURDU

ERDOĞAN İLE ÖZEL BİR ARAYA GELDİ ERDOĞAN İLE ÖZEL BİR ARAYA GELDİ

Sağlık Bakanı Koca sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Alatlı için taziye mesajı yayımladı. Bakan Koca paylaşımda, şu ifadelere yer verdi: “Alev Hanımı kaybettik. Bir süredir tedavi altındaydı. Kendisini ziyarete gittiğimde, ‘Bu toprakları daha çok sevdirmeliyiz’ demişti. Bu sözünü aydınlarımıza, yöneticilere, ülkemizin bugününe, yarınlarına etki etme gücüne sahip herkese yönelik bir vasiyet olarak anlamıştım. Alev Alatlı, fikir ve sanat hayatımızın büyük isimlerindendi. 2014 yılında edebiyat dalında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü başta olmak üzere, pek çok ödülle onurlandırılmıştı. Hepimizin başı sağ olsun.”

KONUŞMASI HATIRLANDI

Alev Alatlı'nın hayatını kaybetmesi sonrası Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödüllerinde yaptığı konuşma tekrar hatırlandı. Alatlı, konuşmasında şu ifadeleri kullanmıştı:

"Aslolan hakkın helal edilmesi olmalıdır. Aslolan helalleşmek olmalıdır. Helalleşmek mahkemede dava kazanmaktan daha üstün olmalıdır. Çünkü her yasal hak helal değildir ve olamaz. Suriçi ile Kobani’nin arasına çizgi çekmek 1. Dünya Savaşı galiplerinin yasal hakkıdır belki. Ama helal değildir. Keza iflas eden kardeşinizin haraç meraç satışa çıkarılan evini satın almanız yasal hakkınız olabilir ama helal değildir. İmar ruhsatı olan bir müteahhit şehrin ufkuna tecavüz ederken yasal olarak suçsuzdur ama yaptığı iş helal değildir.

Yeni ve çok daha ucuz bir enerji türünün pazara girmesini önlemek üzere üretim haklarını satın alan ve dümen altı eden bir petrol şirketi yasal olarak suçsuzdur. Ama yaptığı iş helal değildir. Keza raf ömrünü uzatmak için ekmeğin içine kanserojen madde koyan fırıncı yaptığı formülü ambalajın üzerine koyduğu için yasaldır, dolayısıyla suçsuzdur ama yaptığı iş helal değildir. Ve son olarak bir kalem darbesiyle atar ergenleri, lümpen ergenleri sokağa döken yazar; alevler afakı sardığında suç mahallinde değilse, olayları evinden seyrettiğini ispat edebiliyorsa yasal olarak suçsuzdur. Ama helal değildir yaptığı."

ALEV ALATLI KİMDİR?

İzmir’de 1944’te dünyaya gelen Alatlı, liseyi Japonya’nın başkenti Tokyo’da okudu. Ekonomi ve istatistik üzerine lisansını Orta Doğu Teknik Üniversitesinde, yüksek lisansını ise ekonomi ve ekonometri alanında bursla gittiği ABD’deki Vanderbilt Üniversitesinde yaptı. Felsefe üzerine de eğitim alan Alatlı, doktora çalışmalarını New Hampshire, Dartmouth College’de sürdürdü. İlahiyat, düşünce ve medeniyet tarihi üzerinde yoğunlaştı.

Alev Alatlı, 1974’te Türkiye’ye döndü ve İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinde öğretim görevlisi, Ankara Devlet Planlama Teşkilatında kıdemli ekonomist olarak çalıştı. California Üniversitesi ile de ortak psiko-dilbilim çalışmaları yürüttü. Yaser Arafat tarafından "Özgürlük Madalyası" ile onurlandırıldı. Cumhuriyet Gazetesi ile "Bizim English" adında bir dergi çıkaran Alatlı, daha sonra Türk Yazarlar Kooperatifinde (YAZKO) başkan yardımcısı olarak görev aldı.

Alatlı, 1985 ve 1986’da Edward Said’in "Haberlerin Ağında İslam" ve "Filistin’in Sorunu" kitaplarını çevirdi. Filistin davasını duyurmak üzere yaptığı çalışmalara karşılık Alatlı, 1986’da Tunus’ta sürgünde olan Yaser Arafat tarafından "Özgürlük Madalyası" ile onurlandırıldı.

Yaşamı boyunca birçok ödüle değer görülen usta yazar, 2006’da Rusya’da Mihail Aleksandroviç Şolohov 100. Yıl Edebiyat Ödülü’nü, 2014’te edebiyat alanında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülünü aldı. Ayrıca 2012’de Bülent Ecevit Üniversitesi, 2017’de ise Süleyman Demirel Üniversitesi tarafından fahri doktora payesi verildi.

Alatlı, 2005-2017 arasında Kapadokya Meslek Yüksekokulu mütevelli heyet başkanı olarak görev yaptı. 2017 yılı itibarıyla da Kapadokya Üniversitesi mütevelli heyet başkanı olarak görevini sürdürdü.