Hayatın akışı içinde birçok karar aşamasından geçeriz. Bu kararlar bazen doğru bazen yanlış olabilir. Verilen kararlardan duyulan pişmanlıklar olduğu gibi yine verdiğimiz kararlardan duyduğumuz büyük hazlar da vardır. Burada önemli olan temel nokta, hangi kararı vermiş olursak olalım pişmanlık duymadan mümkün olduğunca yaşanılanlardan çıkarımlar yaparak hayata devam etmektir. Eğitim hayatımız boyunca da birçok sınavdan geçip birçok karar aşamasına karşı karşıya kalırız. İçinde bulunduğumuz günlerde Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na giren öğrenciler verecekleri kararla istedikleri bir üniversiteye yerleşecekler. Bu, bize YKS grubu öğrencileri için üniversite tercih maratonunun başladığını ifade ediyor. Stresli geçen bu günlerde öğrenciler hangi koşullara göre tercih yapacakları konusunda oldukça düşünceli olabiliyorlar. Bu durumda anne ve babalara sakinliğini korumak ve öğrenciyle birlikte beyin fırtınası yaparak meslekler ve üniversiteler hakkında detaylı araştırmalar yapmak düşüyor. 

Üniversite tercihi yaparken dikkat edeceğimiz önemli noktalara değinelim. Tercih aşamasını etkileyen birçok faktör vardır: Sınav sonucu, hayaller, ekonomik koşullar, kültürel değerler, barınma, çevre, aile, arkadaş… Hatta aşk bile üniversite tercihini etkileyen koşullardan biri olabilir. Durumlar böyleyken “En doğru kararı nasıl verebiliriz?” sorusuyla karşı karşıya kalınabilir. Tercih yaparken dikkat edilmesi gereken en hassas nokta herhangi bir koşula bağlı kalarak değil, öncelikli olarak bölüme karar verip meslek seçimine göre en doğru sıralama yapılmalıdır. Unutulmamalıdır ki üniversiteye gidilen şehirde 4-5 yıl kaldıktan sonra o mesleğin icra edileceği yere dönüş olacaktır. Bu sebeple doğru tercihte şehir değil bölüm önemlidir. Belirtilen programların koşullarını okumak gerek manevi gerek ekonomik olanaklar açısından önem arz eder. Geri kalan faktörler sonraki aşamalarda değerlendirilebilir. 

Anne ve babalara bu süreçte düşen en önemli görev öğrenciyle birlikte düşünebilmeyi öğrenmektir. Muhakkak ki herkes hayatındaki en değerli varlık olan evladının en iyi koşullarda eğitim görmesini en iyi mesleklerde rol almasını ister. Fakat bazen eğitim sürecinde kendilerinin yapmak istedikleri mesleği yapamayan bunu evlatlarından bekleyen ebeveynlerle karşılaşırız. Burada bireysel farklılıkların önemi ortaya çıkar. Aileler toplumda kabul görmüş meslekleri ön planda tutarken öğrenciler istekleri doğrultusunda hareket etmekte zorluk çekebilir. Ailelere ve öğrencilere mesleki araştırmalar yapılmasını, imkan doğrultusunda meslek elemanlarıyla görüşüp onlarla birlikte vakit geçirmesini sağlamak tavsiye niteliğinde sunulur. Sadece meslek elemanlarını dinleyerek o mesleği  tercih sürecinde seçeneklerimiz içine almak yeterli olmayacaktır. Mümkünse bir gün onlarla vakit geçirmek öğrencilerin zihninde mesleğe dair birçok fikir şekillendirir. Her şeyden daha kıymetli olan durum ise nasıl bir karar verilirse verilsin ve sonuç ne olursa olsun öğrenciye, evlatlarınıza onların çok değerli olduğunu ve hangi meslek seçilirse seçilsin yapılacak işin ahlaki ve etik değerler çerçevesinde gerçekleştiği sürece başarılarla dolu olacağı daima  hatırlatılmalıdır. Unutulmamalıdır ki hayatın kendisi her koşulda verdiğimiz kararlardan yani bireysel tercihlerimizden oluşur. 


REHBER ÖĞRETMEN
 HALE ÇETİN