Hepinizin aynı şekilde mutlu, huzurlu, kafası rahat, yerine göre sorumlu yerine göre eğlence içinde yaşadığı bir hayatı olmalı çünkü bu hayat bir kez yaşanıyor. Eğer siz mutlu olacaksınız diye başkaları üzülüyor ve her zorluğa rağmen sizi sırtında taşımaya devam ediyorsa, iki kişinin hatta üç kişinin yükü bu kişinin omuzlarına biniyorsa, buna rağmen dişini sıka sıka hepsini taşıyorsa, bu yükü taşıyan kişinin size olan sevgi ve saygısındandır.

Kimileri güler, kimileri ağlar. Kimileri bağırıp çağırır, kimisi sessiz çığlıklar atar. Sessiz çığlıkları kimse duymaz, kahkahaların ardındaki gözyaşlarını kimse bilmez. Yorgunsundur ama adettendir işte, soranlara iyiyim dersin. İyi miyizdir gerçekten?

İçimizde fırtınalar koparken yüzümüzde sahte bir gülücük, bir güler yüz maskesinin altında, sıkılan dişlerin ardından çabalayıp dururuz. İçimizi kimse görmez, ruhumuzu kimse duymaz. Anlaşılmak isteriz ama anlatamayız, hissedilmek isteriz ama belli edemeyiz. Sonra sıkışıp kalınan bu duygunun ardından en zayıf hissettiğin yerde gözyaşlarını koy verirsin gider. Zaman geçer, acılarla yoğrulurken hayat böyle zannedersin. Öyledir sanırsın ya da kendini kandırırsın. Hayır, hayat böyle değildir. Tek başımızayız ama etrafımızdakilerle bir aileyiz, bir topluluğuz, bir bütünüz.

NEDEN HER ŞEYİ YAPMAK ZORUNDA OLAN HEP BİZ OLURUZ?

O halde sorarım neden yüklerin çoğunu biz omuzlanırız? Bazıları hiçbir şey yapmazken neden her şeyi yapmak zorunda olan hep biz oluruz? Bu düzen değişmez sanmayın, değişir elbette ama nasıl değişir biliyor musunuz? Bir zamanlar bir kitapta “sorumluluklarımızdan kurtulmanın en kolay yolu, sorumluluklarım var deyip yerine getirmektir” diye bir söz okumuştum. Eğer herkes üstüne düşeni yaparsa hem hayat çok daha kolay hem de bizim yükümüz daha az olur. Lütfen bir kişinin omuzlarına yüklenen sorumlulukları görün ve paylaşın. Eşseniz eş olun eşit olun, evlatsanız evlat olun yardımcı olun, ana baba iseniz aile olun destek olun ama duyarsız olmayın. İnanın hiç kimseyi annesi bir başkasına hizmet etsin diye bu dünyaya getirmiş olamaz.

Hepinizin aynı şekilde mutlu, huzurlu, kafası rahat, yerine göre sorumlu yerine göre eğlence içinde yaşadığı bir hayatı olmalı çünkü bu hayat bir kez yaşanıyor. Eğer siz mutlu olacaksınız diye başkaları üzülüyor ve her zorluğa rağmen sizi sırtında taşımaya devam ediyorsa, iki kişinin hatta üç kişinin yükü bu kişinin omuzlarına biniyorsa, buna rağmen dişini sıka sıka hepsini taşıyorsa, bu yükü taşıyan kişinin size olan sevgi ve saygısındandır. Aptal değildir, ezik değildir, sinmiş ya da suçlu değildir. Anlayın işte bu size olan sevgisindendir. Peki bunu göre göre, ona yardım etmezseniz bunun anlamı nedir? Bu sizin onu sevmediğiniz ve sadece kullandığınız anlamına gelmez mi? İnanın herkesin bir sabrı ve sınırı var. Bir gün öyle bir an gelir ki yorulan kişi sizi sırtından, hayatından, yaşantısından atıverir ve kala kalırsınız. Belki o zaman anlarsınız ama çok geçtir. Lütfen hayatı paylaşın, insan olun, saygı duyun, destek olun.

Herkese farkındalık diliyorum.